07.05.2006
KAD Platformu Mayıs 2006 toplantısında “Ortadoğu’daki Gelişmeler ve İran” konusu ele alındı.
Zinde Çevre Kültür Dostluk ve Sosyal İlişkileri Geliştirme ve Dayanışma Derneği tarafından her ay yapılan KAD Platformu Server Kültür Merkezinde 7 Mayıs tarihinde gerçekleştirildi.
“Ortadoğu’daki Gelişmeler ve İran” konulu KAD Platformuna, gazeteci ve yazar Ahmet Varol konuşmacı olarak katıldı.
FİLİSTİN
Ortadoğu’daki gelişmeleri değerlendirmek için Filistin sorununu anlamanın ve Filistin meselesinin iyice kavranması gerektiğinin altını çizen Ahmet Varol, “Filistin seçimlerinde kimsenin tahmin etmediği Hamas seçimleri kazanmıştır. Hamas’ın kabul etmesi için İsrail bazı şartlar öne sürmüştür. Hamas’ında bazı şartları var. İsrail’in şartları medyada yer alırken, medya tarafından anlaşmaya uzlaşmaya uymayan taraf gösterilirken, İsrail’den Hamas’ın istediği şartlar medyada yer almıyor.
Hamas’ın siyasi olarak yıpratılmak için seçimleri kazandı. Seçimleri kazanmasına göz yumuldu denilmesini anlamıyorum” dedi. İsrail hamasın halk adına bazı talepleri olduğunu ama bunun medyada yer almadığına dikkat çeken Varol, Filistinliler taleplerini şu şekilde sıraladı: “ İsrail en azından BM’nin belirlediği sınırlara geri çekilsin. Yurtlarından çıkarılmış Filistinlilerin geri dönüş hakkının verilsin. İnşa edilen duvar yıkılsın. İşgale direnen 8.000 Filistinli hapislerden çıkartılsın. Silah bırakılması işini İsrail bıraktığı takdirde gerçekleştirecekler.”
Ahmet Varol, İsrail’deki seçimden önce iki partili bir durum olduğunu, ama son seçimlerle bu sayının mecliste beş parti olarak meclise girdiğini belirterek bunun siyasi bir kaos oluşturduğunu hatta üç partinin dahi bir araya gelip hükümet kuramadığını vurguladı..
IRAK
Irak konusunda katılımcılara şii koalisyonu ile diğer Sünni ve kürt koalisyonların çok uyumlu olmadıkları bilgisini veren Varol, Şii koalisyonun İbrahim Caferi istediğini, Sünni ve Kürt koalisyonun İbrahim Caferi başkanlığına karşı durduğunu belirtti.
Varol ayrıca ırak konusunda “Irak devletinde işgal devam ediyor. Hükümet buna karşı başarılı olamaz. İşgalde var silahlı mücadele de var. Hükümetten başarı beklenmez. İşgal sona ermediği sürece siyasal istikrar sağlanamaz. İşgalci ABD’de de sorunlar yaşamaktadır. Siyasi kadrolara istediği kişiyi getirmeye çalışıyor. Bunu başardığı zaman Irak’ı terk edecek. Irak’ı bölmek ve parçalamak da İşgalci ABD’nin planları arasındadır.”
İRAN
ABD’nin İran konusunda tavrının İran’ı köşeye sıkıştırılmak olduğunu söyleyen Varol, “ ABD’ nin Nükleer silahlardan bahsetmesi NPT antlaşmasıdır. Bu antlaşma Nükleer silahların yayılmasını önleme olarak nükleer silahlara sahip ülkeler tarafından imzalanmıştır. Bu antlaşma maddelerinden birisinde bu antlaşmayı önceden imzalayan ülkeleri bu NPT kapsamıyor.
İran bu antlaşmaya imza atmamış. İsrail’de bu silahlara sahip olmasına rağmen, bu antlaşmaya imza atmamış. Ama İsrail üzerine kimse gitmiyor. Fakat İran’ın üzerine gidiliyor silah düşüncesi olmamasına rağmen, İran bunu nükleer enerji yapmak için kullanacağım demesine rağmen. İran’a baskı uygulanıyor. NPT antlaşması bir silah mafyası antlaşmasıdır. Burada İran’a gerekçe bulunmaya çalışılıyor.
ABD İran’a saldırabilir mi? ABD’nin Irak’taki çıkmazına rağmen ABD’yi Dünya Tanrısı göstermeye çalışan kamuoyu çalışanları var. ABD kara cephesi açmaz. Ama ABD’nin hava saldırı gücü var. ABD eski psikolojik tehdit gücünü kaybetti. Bunu tekrar sağlamak için de İran’a saldırabilir” dedi.